HZ.İSA KİMDİR ?
HZ. isa kimdir ? Allah ( c.c. ) tarafından insanlığa babasız olarak gönderilen peygamberin akıl almaz hayatını, esrarengiz sırlarını Eskitarih sayfası olarak sizlerle paylaşacağız;
Şeytanlar, doğum yapmakta olan Hz. Meryem validemize yaklaşmaya çalıştıklarında dünyaya gözlerini yeni açmakta olan İsa Aleyhisselamı, korumak için orada bulunan koca bir melek ordusu ile karşılaştılar. Bu sırada iblis ve arkadaşları Hz. İsa’nın doğumu sırasında amaçlarına ulaşamadı. İblis o gün daha da hırslandı ve bundan sonra çok daha fazla insanı azdıracağını söyleyerek, oradan uzaklaştı. Hz. Meryem ise endişeliydi çünkü dünyaya getirdiği bir bebek Allah’ın mucizesi olarak babası olmadan dünyaya gelmişti.
Nasıl açıklayacaktı bu durumu insanlara ? İffeti ile, herkesin örnek olarak gösterdiği Meryem nasıl hamile kalmış olabilirdi. Her şeye rağmen aldı çocuğunu kucağına, düştü yetişip büyüdüğü Kudüs’e doğru yola. Allahü Teala nasıl olsa yanımda olacak diyordu. Meydana geldiğinde tamda beklediği gibi, meraklı bir kalabalık çok geçmeden etraflarında toplanmaya başladılar. Daha yakın bir zamana kadar İffeti ve temizliği ile herkesin dilinde olan, Meryem kucağında yeni doğmuş bir bebek ile geri dönmüştü. “Ey Meryem” dedi şaşkınlık içinde etrafında toplanmış insanlar. “Söyle bize bu çocuk kimin böyle” dediler. Hz. Meryem konuşmuyordu. Sadece Vucüd dili ile cevap vererek “Benimdir” diye cevap verdi.
Halkın yüreği ağzına gelmişti adeta. Rüya görüyor olmalılardı. “Ciddi olamazsın bizimle dalga geçme kimin bu çocuk” dediler. Hz. Meryem kafasını sallayarak “Sizinle eğlenmiyorum” dedi. Olayı duyan koşuyordu. Hz. Meryem, kucağında Hz. İsa ile birlikte şehir meydanının tam ortasında kalakalmıştı. Yıllarca herkesin saygısını kazanmış Meryem, saniyeler içinde bunu kaybetmişti. Üstelik kalabalık giderek sinirlenmeye Meryem’in üzerine yürümeye başlamıştı. “Bunca zaman bizimle alay mı? ettin sen?” diyerek Meryem’e bağırmaya başladılar.
Ellerine taş ve sopalar almaya başlayan birçok kişi toplanmaya başladığında Hz. Meryem kucağındaki çocuğu işaret ederek sorularınızı ona sorun o, size sorularınızın cevabını verecektir. Anlamına gelen bir bakış attı. Adamlar iyice sinirlenmeye başlamıştı. Yeni doğmuş bir bebek mi? cevap verecekti. Herkesin gözü bebeğin üzerinde olduğu bir vakit, olağanüstü bir olay yaşandı. Ve Meryem’in kucağındaki çocuk bir anda dile gelerek, tıpkı yetişkin bir insan gibi konuşmaya başladı. “Ben Allah’ın kuluyum. Bana kitap verdi ve beni peygamber yaptı. Her nerede olsam mübarek, ve insanlara faydalı bir kişi olmam gerektiğini buyurdu. Hayatta bulunduğum sürece bana namazı ve zekatı, anneme hayırlı ve iyilik eden bir insan olmamı emretti. Doğduğum gün, öldüğüm gün ve tekrar diriltileceğim gün Allah tarafından bana bir selam Vadi vardır.”
İsa Aleyhisselam yeni doğmuş bir bebek iken, Hz. Meryem’in kucağında dile gelerek, kalabalığa seslenmişti. Onu duyanlar adeta şok geçiriyorlardı. Böyle bir olaya daha önce hiç şahit olmamışlardı. İnanılacak şey değildi bu yaşadıkları. Bu noktadan sonra Meryem’e söylenecek tek bir kötü söz kalmamıştı. Olaya tanık olan kişiler dillerini yutmuş bir şekilde Meryem’e yol açarak onu yaşadığı yere yani Mescid’te ki mihrabına gitmesine izin verdiler. Bundan böyle Hz. Meryem eski hayatına geri dönmüş, Hz. İsa ise, diğer çocuklar gibi yaşını bekleyerek, normal konuşmaya başlamamıştı. Artık huzurluydular. Bir süre sonra bilinmeyen bir Sebeb nedeni ile, Hz. Meryem, Hz. İsa ile birlikte Mısır’a giderek bir süre orada yaşamaya başladılar.
GENÇLİK DÖNEMİ VE PEYGAMBERLİK EMRİ
Gençlik Dönemi ve Peygamberlik emri.. Bu dönemde annesi çıraklık yapması için Hz. İsa’yı bir boyacının yanına verdi. Ustası günün birinde işten ayrılırken Hz. İsa’ya birtakım işler bıraktı. Hangi elbisenin hangi renge boyanacağını gösterdi. Ve dönünceye kadar işleri bitirmesini istedi. Geri döndüğünde ne görsün! Hz. İsa tüm kıyafetleri tek bir kazana doldurup o şekilde yıkamaya kalkışmış. Ustası ” Ne yaptın sen ? Hepsini mahfettin” derken elini kazana atması ile birlikte tüm sözleri ağzına geri tıkıldı. Hangi kıyafete elini atsa, tek bir kazandan çıkmasına rağmen tam da istediği renge boyanmıştı. Usta şaşırmıştı bu işe ve İsa’nın sıradan bir çocuk olmadığını anladı. İlerleyen zamanlarda İsa ve Meryem Mısırdan ayrılarak Şam’da bir köye yerleştiler. Hz. İsa 30 yaşına gelene kadar burada yaşadılar. Her ne olduysa 30 yaşında Hz. Cebrail meleğinin kendisine gelmesi ile oldu.
Hz. Cebrail ansızın Hz. İsa’nın karşısında belirivermişti. Kendisinin bir peygamber olarak seçildiğini belirtip, insanlara ilahi emirlerini iletmesini emretti. Bu dönem Hz. İsa’nın yanında bulunan 12 arkadaşı yani Hz. İsa’nın 12 havarisi olduğunu biliyoruz. İsa peygamber sık sık 12 havarisi ile bir araya gelirdi. Yakın arkadaşının birisinin ismi ise, İzerdi. Bir gün İzer’in kız kardeşi Hz. İsa’ya haber göndererek onun çok hasta ve ölmek üzere olduğunu haber verdi. Hz. İsa derhal yola koyuldu. 3 gün sonra İzer’in yaşadığı yere ulaştığında onun hayatını kaybetmiş olduğunu gördü. Onun kabri ile baş başa idi ve İzere seslendi. İsa peygamberin sesini duyan İzer, kabrinden dışarı çıktı. Hz. İsa’nın hayatı açısından ilk ölüyü diriltme olağanüstü mucizesi bu şekilde gerçekleşmiş oldu.
Hz. Muhammed ( S.a.v. )’ın Hayatı